ABD Kaliforniya Kuzey Bölgesi Bölge Mahkemesi, Ripple’ın kritik özet karar talebini kabul etti. Böylece Ripple, Oakland’daki toplu davada bir hakimin çeşitli iddiaları reddetmesiyle usuli bir zafer elde etti. Bu arada Ripple yanlısı avukat Jeremy Hogan, SEC’in Ripple’a karşı temyiz başvurusunda net bir galibiyet elde etmesinden şüphe duyduğunu ifade ediyor. Davanın karmaşıklığı, SEC başlangıçta kazansa bile yasal işlemlerin uzamasına yol açabilir.
Ripple, talebinin kabulüyle SEC karşısında bir kazanım elde etti!
Yargıç Phyllis Hamilton, Ripple aleyhindeki toplu dava iddialarının çoğunu reddetti. Hem kayıt dışı menkul kıymetler için federal sınıf iddiaları hem de eyalet hukuku menkul kıymet iddiaları reddedildi. Bu da Ripple için prosedürel bir zafer. Ancak, davanın reddedilmesi XRP’nin bir menkul kıymet olup olmadığına ilişkin temel soruyu ele almadı.
Ripple’ın Baş Hukuk Sorumlusu Stu Alderoty, mahkemenin kararından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Bu bağlamda Alderoty, “Kaliforniya mahkemesinin tüm toplu dava taleplerini reddetmiş olmasından memnuniyet duyuyoruz. Geriye kalan tek bireysel eyalet hukuku iddiası duruşmada ele alınacak.” dedi.
XRP’nin ‘menkul kıymet’ olup olmadığına jüri karar verecek!
Ancak mahkeme, XRP’nin bir menkul kıymet olarak statüsünün, prosedürel kazanımlarla bile hala belirsiz olduğunu belirtti. Mahkeme, Howey testinin üç çatalının da yerine getirilip getirilmediğine karar vermenin jüriye ait olduğunu kaydetti. Toplu davanın yanı sıra, Ripple CEO’su Brad Garlinghouse‘a karşı açılan bir başka sivil menkul kıymet davası da mahkemeye taşınacak. Bu davada mahkeme, Garlinghouse’un 2017 yılında kayıtsız menkul kıymet sattığı iddiasıyla ilgili olarak Ripple’ın özet karar talebinin bir kısmını reddetti. Davacı, Garlinghouse’un çeşitli borsalarda milyonlarca XRP’yi çöpe atarken “çok, çok long XRP” olduğu konusunda yalan söylediğini iddia ediyor.
Bununla birlikte, hukuk uzmanı Fred Rispoli, davacının kazanması halinde Ripple için düşük zararların söz konusu olduğunu söyledi. Ayrıca, potansiyel olumsuz jüri kararı göz önüne alındığında, bir uzlaşma olasılığının yüksek olduğunu belirtti. Rispoli ayrıca XRP’nin bir menkul kıymet olup olmadığı sorusunun cevapsız kaldığını vurguladı. Bu konunun ele alınması için federal mevzuatın gerekli olduğunu belirtti.
Ripple’ın avukatları, XRP’nin Howey Testinin menkul kıymet tanımına uymadığını savunuyor. Bu nedenle davanın reddedilmesi gerektiğini ileri sürüyor. Bununla birlikte, Yargıç Hamilton davanın görülmeye devam etmesi gerektiğine karar verdi. Ayrıca, Ripple’ın davranışının makul bir yatırımcının şirketin çabaları nedeniyle kar beklemesine yol açacağına kanunen karar verilemeyeceğine hükmetti.
SEC, Ripple temyizinde zorlu bir yolla karşı karşıya
XRP yanlısı bir avukat olan Jeremy Hogan, SEC’in Ripple ile devam eden yasal savaşında kesin bir zafer elde etmesine ilişkin şüphelerini dile getirdi. Şu anda İkinci Devre için ABD Temyiz Mahkemesi’nde görülmeye hazır olan dava, temyizi kazansa bile SEC için olumlu sonuçlanmayabilir. Hogan, davanın karmaşıklığının SEC’in temyiz sırasında zorlu bir mücadeleyle karşı karşıya kalabileceği anlamına geldiğine inanıyor. Olası bir galibiyette bile, dava muhtemelen daha ileri olgusal değerlendirmeler için duruşma mahkemesine geri dönecek. Bu, SEC’in ilk zaferinin daha uzun süreli yasal işlemlere yol açabileceği bir senaryoyu yansıtıyor.
Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, bir bölge mahkemesi XRP’nin menkul kıymet olmadığına hükmetti. Bu hüküm, çeşitli yorumları beraberinde getirdi. Karar, XRP tokenlerinin borsalarda bireysel yatırımcılara satıldığında menkul kıymet olmadığına hükmetti. Ancak aynı karar, Ripple’ın kurumsal yatırımcılara yaptığı satışları federal menkul kıymetler yasalarını ihlal ettiği sonucuna vardı. SEC’in eski Bölüm Şefi Kristina Littman, SEC’in Ripple kararını bir üst mahkemeye taşımama olasılığının olduğunu ve kararın bağımsız bir bölge mahkemesinin görüşü olarak kalabileceğini ima etti. Bu karar, bir önceki dava olan SEC’in Terraform Labs davasında alınan karara ters düşüyor. Bu dava, bir tokenin yasal statüsünün yatırımcı türüne göre değişmemesi gerektiğini savundu. Bu farklı bakış açısı, Coinbase kararında etkili oldu ve SEC için bir zafer olarak kabul edildi.